Teknolojik gelişmelerin etkisi ve 8 milyar düzeyine gelen dünya nüfusuyla birlikte enerjiye olan ihtiyaç her geçen gün yükselen bir ivmeyle artmaktadır. Bu gerçeğin farkında olarak fosil enerji kaynaklı üretimin artması enerji ihtiyacını karşılıyor gibi gözükse de sürdürülebilir olmayan bu kaynakların kullanımı sera gazı, karbon salınımı, küresel ısınma, iklim değişikliği gibi yan etkileri de beraberinde getiriyor. Ayrıca petrol, doğal gaz gibi yeraltı kaynaklarının dünyaya homojen bir şekilde dağılmamasından kaynaklı etkilerle ülkeler arasındaki sorunların, toplumsal ve ticari meselelerin de ne kadar üzücü süreçlere dünyayı sürüklediğini hep birlikte gördük ve yaşamaya devam ediyoruz. Son dönemde Rusya-Ukrayna savaşının, askeri alanda meydana gelen bir çatışma gündeminden çok küresel ölçekte bir enerji krizine dönüştüğünü ve dünya basınında enerji başlıklı haberlerin, içerisinde savaş kelimesi geçen yazılardan çok daha fazla yer aldığını görüyoruz.
“Değişmeyen tek şey değişimdir” mottosundan da hareketle nihayet söyleyebiliriz ki artık yenilenebilir enerjideki gelişmeler, enerjide küresel ölçekte kartların yeniden dağıtılmasını sağlayarak dünyamızın geleceğiyle ilgili ümit verici oluşumlar meydana getiriyor. Yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji üretimi alanında yapılan yeni projelerle artık dünyanın her geçen gün eskiden gelen yaralarını sarabileceğini, yenilenebilir enerji kaynaklarının tüm dünyaya eşit düzeyde imkanlarla yayılabileceğini ve bir süre sonra sürdürülebilir bir çevresel sisteme sahip olunabileceğini öngörebiliyoruz. Aynı zamanda büyük bir motivasyonla enerji dönüşümündeki bu sürece hem mesleki olarak katkı sunmak için çalışıyor hem de doğru planlamalarla hedeflenen düzeyde temiz bir geleceğe sahip olacağımıza inanıyoruz.
Gelecekte enerji çeşitli biçimlerde kullanılacak ve farklı yeni kaynaklardan elde edilecektir. Biyoenerji, fotovoltaik, hidroelektrik, rüzgâr enerjisi, okyanus enerjisi, jeotermal enerji, atom enerjisi ve diğer yenilenebilir kaynakların kullanımı artacaktır. Günümüzde fosil yakıtların kullanımının azalması, dünyanın sıcaklık artışının önlenmesi ve küresel iklim değişikliklerini engellemek için önemli bir adım olacaktır. Ayrıca, gelecekteki enerji taleplerini karşılayabilmek için yeni teknolojiler geliştirilecek ve enerji verimliliği artırılacaktır.
Elektrikli araçların ve şarj istasyonlarının yaygınlaşması, güneş enerjisinden çeşitli şekillerde faydalanma, akıllı şehirleşmenin önemi, rüzgâr enerjisini efektif kullanma, enerji depolama sistemlerinin ekonomik hale getirilmesi, pil teknolojilerinin dönüşümü, dünyada yapay güneş oluşturma girişimi, deniz dalgasından enerji üretimi, havanın içindeki bağıl nem ve ısı değişiminden faydalanarak elektriğe dayalı güç ve su üretimi gibi konuların gündemimizi daha fazla meşgul etmesi, hem çeşitli temiz enerji kaynaklarına daha fazla erişimin sağlanması hem de sürdürülebilir bir çevreye sahip olunabilmesi açısından pozitif gelişimin göstergesi diyebiliriz.
Hem bireysel bazda konut kullanımı açısından hem de üretime yönelik sanayi tesislerinin durumunu değerlendirdiğimizde, son zamanlarda gayrimenkullere gelen elektrik tüketimindeki faturaların bedeli ekonomik olarak psikolojik ve ekonomik sınırların çok üzerinde seyrediyor. Üretici her geçen gün artan faturaların altında ezilirken daha önce o kadar da önemsemediği elektrik fatura bedellerinin artık ana gider kalemlerinden biri haline gelmesi sonrası ne yapabileceği hususunda endişeli durumda. En basit şekilde ilk akla gelen “çatıya güneş paneli koyalım” fikri oluyor. Doğru olmayan bu yaklaşım yerine mutlaka ilk adım, enerji verimliliği değerlendirmesi ve enerji optimizasyonu yapmak olacaktır.
Temiz ve sürdürülebilir enerji başlığıyla ele alınması gereken en önemli konuların başında enerji verimliliği ve enerji optimizasyonu gelmektedir. Bu iki kavramı birlikte modellediğimizde her açıdan başarılı ve sürdürülebilir sistemler kurulabilmektedir. Son zamanlarda enerjideki birçok Girişim (Startup) bu tanımlar çerçevesinde çözümler sunma motivasyonuyla hareket etmektedir.
Enerji verimliliğinin hedefleri, kurumsal tüketicilerin enerji tüketimini azaltmak ve enerji kullanımında verimliliği artırmaktır. Kurumsal tüketicilerin enerji verimliliğini artırmak, çevresel olarak duyarlı ürünler veya hizmetler tasarlanmasını gerektirir. Enerjinin verimli bir şekilde tüketilmesi çevresel etkileri de düşürür.
Enerji verimliliğinin çevresel etkilerini azaltmak ve verimliliği arttırmak için çeşitli yasal düzenlemeler uygulanmaktadır. Bu mevzuat, enerji tasarrufu sağlamak ve çevresel etkileri azaltmak amacıyla üretim ve tüketim ortamlarının düzenlenmesini ve insanların enerji tüketim alışkanlıklarını değiştirmesini gerektirir.
Enerji verimliliğinin çevresel etkilerini azaltmak için öncelikle insanların enerji tüketim alışkanlıklarını değiştirmeleri, üretim ve tüketim ortamlarının düzenlenmesi ve çevresel olarak duyarlı ürünlerin tasarımının teşvik edilmesi gereklidir.
Hem çevresel etkiler açısından hem de ekonomik sürdürülebilirlik perspektifinde değerlendirdiğimizde; bir işletmenin bulunduğu konum, fiziki şartları, işletme kurgusu, proses hatlarının özelliği ve ilgili yasal mevzuata göre hangi yenilenebilir enerji kaynağından ne şekilde, hangi finansal modelle ve nasıl şartlarla en iyi ve en verimli şekilde faydalanabileceğinin planlanması ve bu kapsamda ön projelerle birlikte fizibilitelerin alternatifli olarak hazırlanması çalışması enerji optimizasyonu olarak tanımlanabilir.
Enerji optimizasyonunda temel amaç kişinin veya kurumun her açıdan en doğru kararı vermesinin sağlanmasıdır. Bu da ancak bilimsel ve ekonomik olarak enerjide tüm alternatiflerin değerlendirilmesi ve analiz edilmesi sonucu elde edilebilir. Kurumsal olarak yönettiğimiz çeşitli projelere (fabrika, konut, ofis, AVM, sağlık tesisleri, turizm tesisleri vs.) yönelik yenilenebilir enerji sistemlerinde çok sayıda başarılı yatırım kararı alınmasının bu vizyonla sağlandığını gören ve bu süreçleri yöneten bir uzman olarak enerji optimizasyonu yapılmadan enerjide bir yatırım kararı alınmaması gerektiğini söyleyebilirim. En doğru alternatifi en uygun maliyetle sürdürülebilir şekilde gerçekleştirmek her iş insanının doğal olarak ortak hedefi olmalıdır. Bu süreçlerin en önemli adımı her zaman olduğu gibi planlamadır.
Enerjiniz yüksek, motivasyonunuz pozitif olsun. Sağlıklı zamanlar dilerim, saygılarımla,